Trafik kazasına bağlı olan maluliyet durumunda “zaman içerisinde gelişen bir durum olup olmadığı” yönünden ayrıca ve açıkça bir tespit veya değerlendirme görülemediği
Kaza nedeniyle davacının kalıcı maluliyetinin olup olmadığı, maluliyeti ile ilgili olarak gelişen bir durum olup olmadığı, olmuş ise gelişen bu durumun ne zaman son bulduğu ve maluliyet oranının hangi tarihte netleşmiş olduğu hususlarının irdelendiği bir rapor alınması gerektiği
4.Hukuk Dairesi 2018/2129 E. , 2019/6046 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 12/05/2015 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 10/05/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, trafik kazası nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; 06/04/2012 tarihinde müvekkilinin yol kenarında ilerlediği sırada davalının sürücüsü ve maliki olduğu … plakalı aracın müvekkiline çarptığını, çarpma nedeniyle müvekkilinin ağır yaralanmasına ve uzun süre tedavi görmek zorunda kalmasına sebebiyet verdiğini, ağır yaralanan müvekkilinin olaydan sonra tat ve koku kaybı ile unutkanlık şikayetlerinin geliştiğini belirterek manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; aynı dava konusuna ilişkin … 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/683 esas sayılı dosyası ile manevi tazminat talebinde bulunduğu,açılan davayı kabul etmediklerini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, … 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kesinleşen 2012/683 esas 2013/4 karar sayılı dosyası kapsamında dava konusu edilen trafik kazasına ilişkin tüm geçici ve sürekli maluliyetler kapsamında değerlendirme yapılıp manevi tazminata hükmedildiği ikinci kez manevi tazminat talebinde bulunulmasının hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
… 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/683 esas 2013/4 karar sayılı dosyasının incelenmesinde; Adli Tıp Kurumu Antalya Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nün 19/06/2013 tarihli rapor alındığı, bu rapora göre davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle tespit edilen kemik kırıklarının, şahsın hayat fonksiyonlarını skorlama ile ağır derecede etkiler nitelikte olduğu, geçici iş görmezlik süresinin, iyileşme süresi olan yüz otuz beş gün kadar olduğu, duyu veya organlardan birinin fonksiyonunun daimi zayıflaması ya da kaybı yönünden rapor tanzimi için davacının olay tarihinden en az 18 ay geçtikten sonra ilgili branş hekimlerine müracaatıyla, koku ve tat alma yönünden yaptırılacak subjektif ve objektif koku ve tat alma testlerinin yaptırılarak sonuçlarıyla birlikte müracaatının gerektiğine ilişkin rapor düzenlediği, mahkemece adli tıp raporunda belirtilen süre beklenmeksizin manevi tazminat isteminin kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Anılan dosyada her ne kadar Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nden davacının maluliyetine ilişkin 19/06/2013 tarihli rapor alınmış ise de; raporda davacının kaza tarihi olan 06/04/2012 tarihinden sonra trafik kazasına bağlı olan maluliyet durumunda “zaman içerisinde gelişen bir durum olup olmadığı” yönünden ayrıca ve açıkça bir tespit veya değerlendirme de görülememiştir.
Eldeki davaya konu tat ve koku alma duyularında azalma yönündeki iddiaları açısından; davacının maluliyet durumu ile ilgili olarak gelişen bir durum olup olmadığı konusunda uzman bilirkişi heyetinin değerlendirmesi ile netlik kazanabilecek bir olgudur. O halde mahkemece, Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi’nden, kaza nedeniyle davacının kalıcı maluliyetinin olup olmadığı, maluliyeti ile ilgili olarak gelişen bir durum olup olmadığı, olmuş ise gelişen bu durumun ne zaman son bulduğu ve maluliyet oranının hangi tarihte netleşmiş olduğu hususlarının da irdelendiği bir rapor alınarak, dosyadaki tüm delillerle birlikte değerlendirilmek suretiyle bir hüküm kurulması için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/12/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.